SİZİ ASIL SÖMÜRENLER KİMLER?
Birçok kişi kapitalizmin küçük bir azınlığın yararı için halkı sömürdüğünü düşünür. Bu iddia üzerine sormamız gereken soru şu: Gerçekten öyle mi?
Ancak bir o kadar önemli ama ihmal edilen diğer soru da şu: Kapitalizmin alternatifi ne? Genellikle gelen öneri, siyasi regülasyonlar ve kontroller. Fakat bizim asıl amacımız bu sömürüyü elimizden geldiğince azaltmak ise bunun işe yarayıp yaramadığını sorgulamalıyız. Sonuç olarak vatandaşlar devletin karşısında aciz durumdadır. Lobiler, bürokratlar ve seçilmiş politikacılar, vatandaşların içinde bulunduğu acziyeti kişisel çıkarları için sömürmeye meyillidir. Mesela siyasi kuruluşların büyük tarım şirketlerini finanse etmesini, büyük otomotiv şirketlerini kurtarmasını, banka endüstrisinin Merkez Bankası’nca kartelleştirilmesini bir düşünün. Bütün bu uygulamalar ekonomik olarak güçlü ve politik bağlantıları olan kişilerin yararına olacaktır. İşte bu artık bir serbest piyasa değil, büyük devlet örneğidir.
Siyaset, piyasalar gibi değildir; politik alışverişler gönüllülük esasına dayanmaz. Devlet sizin paranızı kullanarak GM’i kurtarmak isterse, sizin “hayır” demek gibi bir hakkınız olmaz. Yani bu alışverişin iki tarafın da yararına olacağının garantisi yoktur. İşe siyaset karıştığı zaman, bir siyasi partinin yararına olan şey, diğer birinin zararına olur. Siyasilerin kazancı büyük şirketlerden gelen bağışlardır ve büyük şirketlerin kazancı ise bu siyasilerin onlara yaptıkları bazı “iyilikler” sayesinde gelir. Tabii ki bu iyiliklerin bazı maliyetleri vardır, ancak siyasilerin baskı ve zorlama gibi bir gücü olduğu için bu gücü uygulayarak bu bedeli genellikle üçüncü kişilere ödetebilirler.
Böylelikle bu durumdan siyasi bağlantıları olanlar yararlanırken, güce sahip olmayanlar ise sonuçlara katlanmak zorunda kalır. Siyasetin çalışma sistemi tam olarak böyledir. Bunun sebebi ise yönetimde kötü insanların olması ve daha iyilerine ihtiyacımız olması değil, siyasetin doğal yapısıdır; çünkü siyasetin kararlarını halka empoze edebilmek gibi bir gücü bulunmaktadır. Devletin gücünü savunmasız bireylerin lehinde kullanacağını ummak işe yaramaz. Kendimize sormamız gereken şu: Sömürüyü ortadan kaldırmak için devleti güçlendirmek gerçekten en iyi çözüm mü?
Kaynak: Learnliberty.org
Konuşmacı: Prof. Matt Zwolinski / University of San Diego
Çeviri: Burak Karali
Redaksiyon: Ahmet Altundal
